Fransızca içindeki femme ne anlama geliyor?
Fransızca'deki femme kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte femme'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki femme kelimesi kadın, bayan, karı, eş, kadın, karı, bayan, kadın, kadın, karı, kadın, hatun, eş, kadın, yetişkin kadın, karı, eş, (ev işlerini gören) hizmetçi, genç kız, genç kadın, gösteriş için evlenilen güzel kadın, ebe, (zengin erkeklerle düşüp kalkan) metres, odalık, elli yaşındaki, fıkır fıkır/hareketli genç kız, evlilik, güçlü/kuvvetli kadın, temizlikçi, temizlik işçisi, ev kadını, ev hanımı, (kadın) hizmetçi, yapan/harekete geçen kimse, politikacı, siyasetçi, ev hanımı, ev kadını, genç kadın/kız, oda hizmetçisi, kadın yazar, iş kadını, kâşif, kadın asker, zina yapan eş, hizmetçi, solcu, sağcı, sağ görüşlü, siyasetçi, fahişe, temizlikçi kadın, temizlikçi, ideal kadın, evlilik soyadı, batıl inanç, batıl itikat, kadın hakları/özgürlüğü hareketi, yaşlı kadın, ihtiyar kadın, yaşlı kadın, ihtiyar kadın, evlenmek, (otel) temizlikçi, siyasi, siyaset adamı, devlet adamı, hiç evlenmemiş kadın, erkek gibi giyinen kadın, kadın travesti, boyunda, boylu, icat yapan kimse, mucit, çok zayıf/cılız/sıska kadın, kahpe, gerçek aşk, aldatan eş, nüktedan kimse, başarılı/iş bitirici kimse, önüne gelenle yatan, temizlikçi, yaşında, temizlikçi, evin hanımı, ahlaksız kadın, cilveli genç kadın, kocakarı, yaşlı kadın, gerçek aşk, baştan çıkarıcı kadın, anne anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
femme kelimesinin anlamı
kadın, bayannom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) C'est une belle femme. Çok güzel bir kadın. |
karı, eş(evli kadın) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il est marié à sa femme depuis trois ans. Davete hanımınızı da getirirseniz çok memnun oluruz. |
kadınnom féminin (personne) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Elle a été la première femme à devenir présidente. Ülkenin ilk kadın Cumhurbaşkanı seçildi. |
karınom féminin (épouse) (eş) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Je dois aller à la maison retrouver ma petite femme. |
bayan, kadın(femme, animal) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Les chattes tombent souvent enceinte si on ne les fait pas stériliser. |
kadın, karı(neutre) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Qui est cette femme sexy qui vient d'entrer ? |
kadın, hatun
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
eş(conjointe) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Laisse-moi juste demander à ma femme si nous avons déjà prévu quelque chose vendredi soir. |
kadınnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yetişkin kadın
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
karı, eş(familier, jeune, verlan) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Sa meuf pique des crises de jalousie s'il parle à d'autres filles. |
(ev işlerini gören) hizmetçi(vieilli) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Jane a laissé la vaisselle sale à la gouvernante et est allée travailler. |
genç kız, genç kadın
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Qui est cette nouvelle fille à la réception? |
gösteriş için evlenilen güzel kadın(familier, péjoratif) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les hommes à la conférence semblaient tous être accompagnés de potiches. |
ebenom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Elle a choisi d'accoucher à la maison, avec l'aide d'une sage-femme. |
(zengin erkeklerle düşüp kalkan) metres, odalık(tarihi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
elli yaşındaki
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
fıkır fıkır/hareketli genç kız(argo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
evlilik(evliliğe ait) Comment se passe ta vie conjugale ? |
güçlü/kuvvetli kadın(péjoratif) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
temizlikçi, temizlik işçisi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Un homme de ménage se rend au manoir deux fois par semaine pour nettoyer. |
ev kadını, ev hanımı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Zoe préférerait poursuivre une carrière plutôt que de devenir femme au foyer. |
(kadın) hizmetçi(dans un hôtel) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yapan/harekete geçen kimse
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) J'aime que mon chef soit un homme d'action, plutôt qu'un beau parleur. |
politikacı, siyasetçi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les hommes politiques (or: politiciens) prétendent avoir des solutions à tous les problèmes. |
ev hanımı, ev kadını
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ellen est femme au foyer et fait parfois du bénévolat au refuge pour animaux. |
genç kadın/kız(esprili) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Jane a joué le rôle d'une jeune femme dans une comédie élisabéthaine. |
oda hizmetçisinom féminin (modası geçmiş kullanım) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Betsy était employée au manoir en tant que femme de chambre. |
kadın yazar(modası geçmiş kullanım) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
iş kadını
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le premier intervenant de la conférence était une éminente femme d'affaire. |
kâşif
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kadın askernom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
zina yapan eş
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Bazı ülkelerde zina yapan eşler halkın önünde cezalandırılır. |
hizmetçi(vieilli) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
solcu(siyaset) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sağcı, sağ görüşlü(siyaset) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
siyasetçi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
fahişe(vieilli : prostituée) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
temizlikçi kadın, temizlikçinom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Combien payes-tu ta femme de ménage chaque mois ? |
ideal kadınnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Parfois, la femme de ses rêves n'est qu'un rêve. |
evlilik soyadınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les femmes peuvent se faire appeler par leur nom marital (or: de femme mariée) ou par leur nom de jeune fille (or: Les femmes peuvent prendre le nom de leur mari ou garder leur nom (de jeune fille)). |
batıl inanç, batıl itikatnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) On n'attrape pas de rhume en ayant les cheveux mouillés, c'est un conte de bonne femme. |
kadın hakları/özgürlüğü hareketinom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yaşlı kadın, ihtiyar kadın
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Jim aida la vieille dame (or: vieille femme) à porter ses sacs lourds de courses chez elle. |
yaşlı kadın, ihtiyar kadınnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) En semaine, l'église près de chez moi est surtout fréquentée par des vieilles femmes. |
evlenmekverbe intransitif (vieilli) (erkek) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il a pris femme en 1847. |
(otel) temizlikçinom féminin (hôtellerie) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Kyle a travaillé comme femme de chambre dans un hôtel avant d'obtenir son poste actuel. |
siyasi, siyaset adamı, devlet adamı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le maire n'a pas été un homme politique adroit en s'opposant au conseil. |
hiç evlenmemiş kadınnom féminin (hukuk) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
erkek gibi giyinen kadın, kadın travestinom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
boyunda, boylu
(sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Elle est si petite, c'est étonnant que tous ses fils fassent plus d'1,80 m ! |
icat yapan kimse, mucit
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
çok zayıf/cılız/sıska kadın
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kahpe(vieilli) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
gerçek aşk(kişi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
aldatan eş
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Quand Laura a découvert que son mari était volage, elle a décidé de le quitter. |
nüktedan kimse
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
başarılı/iş bitirici kimse
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Si tu veux promouvoir ton commerce, parle aux hommes et femmes d'action du quartier. |
önüne gelenle yatannom féminin (péjoratif) (kadın) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
temizlikçi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Maria travaille comme femme de ménage au manoir. |
yaşında
(zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) |
temizlikçi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La femme de ménage vient nettoyer tous les jeudis,. |
evin hanımınom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Helen est la femme au foyer tandis que Joe part travailler. |
ahlaksız kadınnom féminin (péjoratif) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
cilveli genç kadınnom féminin (péjoratif) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kocakarınom féminin (péjoratif) (argo) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
yaşlı kadınnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La mère de Gary était une vieille femme au sale caractère avec qui personne ne voulait passer du temps. |
gerçek aşk(familier) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Christine croyait que Richard était le bon (or: l'homme de sa vie), mais il a fini par la larguer. |
baştan çıkarıcı kadınnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les films noirs des années 40 présentent souvent des femmes fatales. |
annenom féminin (kadın doğum) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
Fransızca öğrenelim
Artık femme'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
femme ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.