İngilizce içindeki fundamental ne anlama geliyor?
İngilizce'deki fundamental kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte fundamental'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki fundamental kelimesi temel, esas, ana, asıl, belli başlı, esaslı, temel kurallar, temel kaideler, temel fikir anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
fundamental kelimesinin anlamı
temel, esas, anaadjective (basic, essential) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) The regime shows no respect for fundamental human rights. |
asıl, belli başlı, esaslıadjective (relating to basis of [sth]) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) The fundamental supports of the building were unstable. |
temel kurallar, temel kaidelerplural noun (basic rules) (çoğul isim: Birden fazla varlığı ya da kavramı ifade eder.) Can you teach me the fundamentals of tennis? |
temel fikirnoun (basic concept) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) We made a few changes to the wording, but the fundamental idea is still the same. |
İngilizce öğrenelim
Artık fundamental'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
fundamental ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.