Hintçe içindeki पहनना ne anlama geliyor?
Hintçe'deki पहनना kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte पहनना'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki पहनना kelimesi giymek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
पहनना kelimesinin anlamı
giymekverb उसने एक महीने से वही टोपी पहन रखी है. Bir ay boyunca aynı şapkayı giydi. |
Daha fazla örneğe bakın
टॉम कभी भी लाल कपड़े नहीं पहनता। Tom asla kırmızı giymez. |
इस्राएल जाति को खाने-पहनने की ज़रूरतों के पीछे इतनी भाग-दौड़ नहीं करनी थी कि आध्यात्मिक कामों के लिए उनके पास समय और ताकत न बचे। İsrail ulusu fiziksel ihtiyaçlarıyla, ruhi faaliyetlere dikkatini veremeyecek ölçüde ilgilenmemeliydi. |
लेकिन सच कहता हूँ , मैं मोती की बालियां पहनता हूँ और मेरे फैशन सौंदर्यशास्त्र है समृद्ध-सफेद- महिला-के जैसे दौड़ने वाली चीजें, इसलिए मैं अल्फा होने के लिए चिल्लाना नहीं चाहता Ama gerçekçi olalım, inci küpeler takıyorum ve moda anlayışım iş peşinde koşan zengin beyaz kadınlarla aynı, yani alfa olma gibi bir çabam yok. |
यदि प्राचीन देखते हैं कि फुरसत के कार्य के दौरान कुछ लोगों की ऐसे कपड़े पहनने की प्रवृत्ति है, तो अधिवेशन से पहले कृपापूर्ण लेकिन दृढ़ सलाह देना उपयुक्त होगा कि विशेषकर एक मसीही अधिवेशन में उपस्थित होनेवाले प्रतिनिधियों के तौर पर ऐसी पोशाक उपयुक्त नहीं है। Eğer ihtiyarlar birinin hoşça vakit geçirirken böyle giyinmeye eğilimli olduğunu fark ederse, toplantıdan önce, bu tür giyim kuşamın, özellikle İsa’nın takipçilerinin bir toplantısında hazır bulunan kişiler olarak, uygun olmadığına dair nazik fakat kesin öğüt vermeleri yerinde olur. |
इसलिए, अगर परमेश्वर मैदान में उगनेवाले घास-फूस को, जो आज मौजूद है और कल तंदूर की आग में झोंक दिया जाएगा, ऐसे कपड़े पहनाता है, तो अरे कम विश्वास रखनेवालो, वह तुम्हें इससे भी बढ़कर क्यों न पहनाएगा!” Tanrı bugün var olup yarın fırına atılacak olan kır bitkisini bile böyle giydiriyorsa sizi çok daha iyi giydirmez mi, ey az imanlılar?” |
अगर हम ऐसा करेंगे तो परमेश्वर हमारे खाने-पहनने की ज़रूरतें पूरी करेगा। Eğer sen de önceliği Yehova’ya verirsen O sana ihtiyacın olan yiyeceği ve giyeceği verir. |
मेरा सौतेला भाई मुझे बताता था कि वह भाई और उसकी पत्नी साफ-सुथरे कपड़े पहनते थे, लेकिन वे पैसेवाले नहीं थे। Üvey ağabeyim onları temiz giyimli ama maddi imkânları kısıtlı insanlar olarak tarif etmişti. |
वे विलाप नहीं करते, ना ही पछतावे की निशानी के तौर पर अपना सिर मुंड़ाते और टाट पहनते हैं। Tövbe belirtisi olarak ağlamıyor, saçını kesip çul kuşanmıyor. |
अधिवेशन के पाँचवें दिन जापान से आए प्रतिनिधियों, खासकर मिशनरियों को किमोनो पहनना था। Bölge ibadetinin beşinci gününde çoğunluğu dolgun vakitli vaizlerden oluşan Japon delegeler kimono giyecekti. |
ऐसे कपड़े पहनने से मसीहियों में संसार के गंदे सोच-विचार ही नहीं पनपते बल्कि दूसरों के मन में भी बुरे विचार पैदा हो सकते हैं। Bu şekilde giyinmek, İsa’nın takipçilerinin arasına temiz olmayan dünyevi düşünüşü getirmenin yanı sıra, başkalarında temiz olmayan düşünceler yaratma tehlikesi de taşır. |
(१ तीमुथियुस २:९; ३:२) तब, स्पष्टतः, एक मंडली के प्राचीन कुछ वर्ष पहले “लिखे हुए से आगे” बढ़ गए जब अपनी मंडली के प्रत्येक आम भाषण के वक्ता से सफेद कमीज पहनने की माँग की गयी थी, जब कि उस देश में हलके रंग साधारणतः ठीक समझे जाते थे। (I. Timoteos 2:9; 3:2) Öyle ise, birkaç yıl önce, belli bir cemaatin ihtiyarlarının, gelen her umumi konuşmacıdan, ülkelerinde pastel renklerin genelde kabul edilmesine rağmen, beyaz bir gömlek giymesini talep etmekle ‘yazılmış olanların ötesine’ gittikleri anlaşılıyor. |
साथ ही बपतिस्मा लेनेवालों को बेढंगे कपड़े नहीं पहनने चाहिए। Paspal ya da derbeder bir kıyafet de uygun değildir. |
वह जानता था कि खाने-पहनने की ज़रूरतें पूरी करने की चिंता, साथ ही धन-दौलत बटोरने और ज़िंदगी का मज़ा लूटने की लालसा, आप पर इस कदर हावी हो सकती है कि आपका ध्यान ज़रूरी बातों से भटक सकता है। Geçim kaygısının ve mal mülk ya da zevk peşinde olmanın daha önemli şeyleri gölgede bırakabileceğini biliyordu (Filipililer 1:10). |
युयू रौ: वास्तव में, मुझे यह पहनते हुए तभी आरामदायक लगता है जब मैं यह नाटक करता हूँ कि यह एक कुंग-फू योधा की पोशाक है जैसे ली मू बाई, उस फिल्म से "क्राउचिंग टाइगर, हिडन ड्रॅगन" YR: Aslında, bunları giyerken rahat hissettiğim tek yöntem, sanki bir kung-fu savaşçı kıyafetiymiş gibi davranmak, Li Mu Bai'nin filmindeki gibi, "Kaplan ve Ejderha". |
फिर उन्हें हुक्म दिया गया कि वे अपने जूते पहनकर खड़े हो जाएँ। Sonra botlarını giyip ayakta durmalarını emretmişler. |
इन सभाओं में सलीकेदार कपड़े पहनने और अच्छा चालचलन बनाए रखने से हम यहोवा परमेश्वर, उसकी उपासना और अपने भाई-बहनों के लिए आदर और सम्मान दिखाते हैं। İbadetlerde uygun giyinmemiz ve saygılı davranmamız Yehova Tanrı’yı, O’na sunulan tapınmayı ve iman kardeşlerimizi yüceltir. |
इसलिए परिवार के मुखिया को ध्यान देना चाहिए कि उसके परिवार के सदस्य कैसे कपड़े पहनेंगे। Bu nedenle aile reisleri, aile üyelerinin ibadette giymeyi tasarladığı giysiler konusunda dikkatli olmalı. |
दी एक्स्पॉज़िटर्स ग्रीक टॆस्टमॆंट कहती है: “यह अति लाक्षणिक संकेत सैनिकों और दासों को एक सुस्पष्ट गोदाई या ब्रांड से चिन्हित करने की आदत की ओर; या और भी प्रभावी, परमेश्वर के नाम को एक तिलस्म के रूप में पहनने की धार्मिक रस्म की ओर इशारा करता है।” The Expositor’s Greek Testament şunları belirtir: “Bu çok mecazi ima, askerleri ve köleleri dikkat çeken bir dövme ya da markayla damgalama alışkanlığına . . . . ; veya daha da iyisi, bir tanrının ismini uğur takısı olarak takmak gibi dinsel bir âdete işaret eder.” |
(भजन ३६:९; कुलुस्सियों २:८) ऐसी वाणिज्य व्यवस्था के दास होने के बजाय जो ख़ुद विनाश के अत्यन्त निकट लड़खड़ा रही है, हम खाने और पहनने से तृप्त होने की यहोवा की सलाह मानेंगे साथ ही परमेश्वर के साथ अपने रिश्ते को जीवन की सबसे महत्त्वपूर्ण चीज़ बनाएँगे। (Mezmur 36:9; Koloseliler 2:8) Uçurumun eşiğinde yalpalayan ticari sistemin köleleri haline gelmektense, Tanrı ile ilişkimizi yaşamdaki en önemli şey olarak korurken, Yehova’nın yiyeceğimiz ve örtüneceğimiz oldukça onlarla kanaat etmek konusundaki öğüdünü tutacağız. |
11 नयी शख्सियत पहनने का हमारा इरादा होना चाहिए, यहोवा का आदर करना, न कि लोगों से तारीफ पाना। 11 Yeni kişiliği giymek istememizin nedeni başkalarından övgü almak değil, Yehova’yı yüceltmek olmalı. |
यह सच है कि हमें अच्छे कपड़े पहनने चाहिए और अच्छा दिखना चाहिए, फिर भी हमें इस मामले में हद पार नहीं करनी चाहिए।” Elbette kıyafetimiz düzgün olmalı; ancak aşırıya kaçmak istemiyoruz. |
कुछ पुरुष एक स्त्री के कपड़े पहनने के ढंग को या उसके साथ अकेले रहने की उसकी तत्परता को उसका बलात्कार करने का एक बहाना बनाएँगे। Bazı erkekler, bir kadının giyiniş tarzını ya da gönüllü olarak kendisiyle başbaşa kalmasını ona tecavüz için mazeret olarak kullanırlar. |
अब इसे पहन लो । Hadi, giy bakalım. |
उनके चरागाह उजड़ जाने के कारण, उन्हें टाट पहनकर रात बिताने, अपनी कमाई के नुकसान पर विलाप करने दीजिए। Otlakları ıssız kalırken, bırakın uğradıkları gelir kaybı için yas tutup geceyi çulda geçirsinler. |
जानते हैं, मैंने खुद को नया परिचय देने के लिए तंग सुपरहीरो सूट पहनने की कोशिश भी की। Bilirsiniz, kendimi yenilemek için o dar süper kahraman kıyafetlerine girmeyi bile denedim. |
Hintçe öğrenelim
Artık पहनना'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.