Fransızca içindeki tableau ne anlama geliyor?
Fransızca'deki tableau kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte tableau'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki tableau kelimesi yazı tahtası, tahta, görüntü, resim, tablo, tablo, çizelge, cetvel, tablo, tablo, dizi, dizilim, kademe, karşılaşma programı, sıra, dizi, pervaz, sanat eseri, grafik, tablo, kağıt tahtası, av, kumanda paneli, kontrol paneli, gösterge tablosu, gösterge paneli, görev listesi, (okul) tahta, yazı tahtası, kara tahta, skor tahtası, skorbord, puan tahtası, duyuru panosu, ilan panosu, iş planı, beyaz tahta, ilan tahtası, ilan panosu, duyuru tahtası, duyuru panosu, (okulda) onur listesi, amortisman planı, gösterge panosu, kara tahta, anlamak, idrak etmek, kavramak, tablolaştırmak, tahta silgisi, çizelge, özetlemek, ana hatlarıyla anlatmak, görevlendirmek, puan çizelgesi, gösterge tablosu, kumanda panosu, tablo, listeye geçirmek, kaydetmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
tableau kelimesinin anlamı
yazı tahtası, tahtanom masculin (scolaire) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Viens écrire les réponses au tableau. |
görüntünom masculin (figuré) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La famille fait un beau tableau avec son chien et son chat. Aile kopek ve kedileriyle birlikte çok hoş bir tablo oluşturuyor. |
resim, tablo(œuvre) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le Musée du Louvre a des milliers de tableaux sur ses murs. Louvre'un duvarlarında binlerce tablo sergilenmektedir. |
tablo
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
çizelge, cetvel, tablonom masculin (avec des données) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La présentation comprenait un tableau indiquant la hausse des ventes. Prezantasyonda satış büyümesini gösteren bir çizelge de sunuldu. |
tablo
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
dizi, dizilimnom masculin (de données) (veri) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les résultats de l'enquête étaient présentés sous forme de tableau. |
kademenom masculin (Sports) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le tableau montre quelles équipes vont jouer contre qui. |
karşılaşma programı(sporda) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sıra, dizi(Mathématiques) (matematikte) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
pervaznom masculin (Architecture) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sanat eseri
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les œuvres dans le bureau sont signées d'un artiste de la région. |
grafik, tablo
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le graphique présente les températures moyennes mois par mois. Tablo, aylık ortalama hava sıcaklıklarını gösteriyor. |
kağıt tahtası(anglicisme) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Essayez de préparer les pages de votre paper-board à l'avance. |
av(Chasse) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Leurs prises du week-end comprenaient des lapins et des écureuils. |
kumanda paneli, kontrol paneli, gösterge tablosu, gösterge panelinom masculin (otomobil) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le tableau de bord dispose d'un compteur de vitesse et d'un compte-tours. |
görev listesinom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Consulte le tableau de service pour connaître tes heures de travail la semaine prochaine. |
(okul) tahta, yazı tahtası, kara tahtanom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Quelqu'un a gribouillé des obscénités sur tout le tableau noir. |
skor tahtası, skorbord, puan tahtasınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
duyuru panosu, ilan panosu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
iş planı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Avoir un tableau de service peut t'aider dans les tâches ménagères en en faisant un peu chaque jour plutôt que de les faire toutes d'un coup. |
beyaz tahtanom masculin (sınıf) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) N'oubliez pas d'effacer le tableau blanc à la fin de chaque leçon. |
ilan tahtası, ilan panosu, duyuru tahtası, duyuru panosu
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le site Internet a un panneau d'affichage où l'on peut poster des messages. |
(okulda) onur listesinom masculin (liste des meilleurs élèves) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Chris figurait souvent dans le tableau d'honneur au lycée. |
amortisman planınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La banque nous a présenté le tableau d'amortissement de notre emprunt. |
gösterge panosunom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kara tahtanom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il n'y a rien de pire que le bruit d'ongles sur un tableau noir. |
anlamak, idrak etmek, kavramaklocution verbale (figuré) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Tu vois le tableau ? Il n'était pas en « voyages d'affaires » mais avec sa maîtresse. |
tablolaştırmak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
tahta silgisi
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
çizelgenom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
özetlemek, ana hatlarıyla anlatmak(d'une idée, théorie) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Laisse-moi t'exposer les grandes lignes de mon projet. Fikirlerimi sana ana hatlarıyla anlatayım (or: özetleyeyim). |
görevlendirmeklocution verbale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Le patron a inscrit Josh au tableau de service pour le quart de travail du matin. |
puan çizelgesinom masculin (Entreprise) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
gösterge tablosunom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kumanda panosunom masculin (Informatique) (bilgisayar) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
tablonom masculin (Comptabilité) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
listeye geçirmek, kaydetmeklocution verbale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) J'aimerais que vous me fassiez un tableau de tous nos chiffres de ventes du mois. |
Fransızca öğrenelim
Artık tableau'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
tableau ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.